Gönderen Konu: Yüksek irtifa ve etkileri  (Okunma sayısı 4916 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı GeZGiN

  • Yönetici
  • DoğaKolik
  • *****
  • İleti: 7788
    • insan ve doğa
Yüksek irtifa ve etkileri
« : 14 Ocak 2012, 23:05:22 »
Yüksek irtifa deniz seviyesinden 1524 metre ila 3505 metre arasında olduğu kabul edilir. Çok yüksek irtifa 3505 metre ila 5486 metre arasında ve aşırı irtifa 5486 metre üzerindedir.

Atmosferik basınç  barometre ile ölçülür ve aynı zamanda barometrik basınç olarak da bilinir. Barometrik basınç, dünya yüzeyine baskı etkisi yaratan atmosferik gazların ağırlığının toplamıdır. Bu kuvvet, yer çekimi tarafından moleküllerin dünyaya çekilmesi ile oluşur ve irtifa çıkıldıkça yerçekiminin azalan etkisiyle atmosferik basınç da azalır Hava molekülleri hava üstlerindeki ağırlığı sıkıştırılmış olduğundan düşük rakımlarda, basınç daha fazladır. Ancak, daha yüksek rakımlarda, daha az baskı bulunmakta ve moleküller daha dağınıktır. Bu nedenle irtifa arttıkça basınç da düşecektir.

Deniz seviyesinde hava oksijen yüzdesi yaklaşık % 21 oranındadır. Yükseldikçe hava molekülleri daha dağınık olduğu için, her nefes, vücut için daha az oksijen sağlar.

*3657 metrede aldığnız bir nefes, deniz seviyesine göre % 40 daha az oksijen içermektedir.
*5486 metrede % 50 daha az oksijen anlamına gelmektedir.


Dağcılık ve yürüyüş gibi fiziksel aktivite gerektiren sporlarda, yüksek irtifalarda oksijen azlığı nedeniyle nefes darlığı yaşanması çok doğaldır.

Yüksek rakımlarda,  doğru nefes almayı bilmek, bol bol sıvı tüketmek çok  önemlidir. Yüksek rakım, kalp atışı, solunum ve idrar artışını tetikler. Düşük nem ve yüksek rakımda deri ve akciğerler daha hızlı bir hızda buharlaşır ve artan efor nedneniyle de daha sıvı tüketmek gerekmektedir.

Yüksek irtifada uyurken oksijen miktârındaki azalmaya bağlı olarak nefes kimi zaman durabilir ve kişi boğulma hissiyle paniğe kapılarak uyanır. Düşük oksijen seviyesinde bulunan ortam sebebiyle, vücûda gerekli oksijeni sağlamak amacıyla derin ve sık soluma olarak yüksek solunum meydana gelmektedir.

YÜKSEKLİĞE UYUM SAĞLAMA (Aklimatization)

Yüksek İrtifâda meydana gelen dağ hastalıklarının en önemli dış sebebi, yükseklere normalden daha süratli çıkmaktır. Yüksek irtifâda, ulaşılan râkımdaki düşen oksijen molekülü seviyesine kişinin alışabilmesi için vücûtta meydana gelen değişim sürecine “Yüksekliğe Uyum Sağlama” (Y.U.S.) veya aklimatizasyon adı verilir. Bu alışma süresi, farklı bünyelere sâhip kişilerde farklı sürelerde olur.

Yüksek irtifâya uyum sağlama (aklimatizasyon) esnasında vücutta meydana gelen değişiklikler;

*Yüksek solunum
*Yüksek idrar miktarı
*Yüksek hızda kalp atışı


Yüksekliğe uyum sağlamanın temel kuralları ise şunlardır:

*Mümkün olduğu kadar 2500m.nin üzerine herhangi bir araçla hızlı bir şekilde çıkmayın. Daha fazla yükselmeniz gerekiyorsa bu râkımdan îtibâren yürüyerek yükselin. Hızlı ve âni bir şekilde irtifâ almışsanız, bulunduğunuz râkımdan îtibâren ilk 15-20 saat aşırı efor gerektiren idmanlar yapmayın.

*Bir günde alacağınız irtifânızı düşük tutun. Normal bir dağcı orta yüklü bir vaziyette, bir gün içinde sâbit bir tempo ile zorlanmadan 1000 ve daha yüksek metrede irtifâ kazanabilecek yapıda olsa da, çok yüksek irtifâlar için günde en fazla 400-600 metre yükseklik kazanılmalıdır. 4500-5000m.nin altındaki irtifâlar için ise günde 1000m.den fazla irtifâ alınmamalıdır.

*Yüksek irtifâda bir tırmanış ile kamp alanına vardıktan sonra 300-400m.daha yükselip geri kamp alanına dönerek orada uyuyun. Bu hareket vücûdun yüksek irtifâya alışması için çok faydalı olur.

*Çok basit seviyede yüksek irtifâ hastalıkları varsa kısa bir süre daha tırmanış yapılabilmesine karşılık orta şiddette dağ hastalıkları görülüyorsa belirtiler geçene kadar daha fazla irtifâ kazanmayın. Hastalık belirtilerinin şiddetlendiği durumlarda ise mutlak sûretle irtifâ kaybedilmelidir.

*Bol miktarda sıvı alın. Alacağınız sıvının içine meyve karışımları, oralet gibi katkılar katmanız vücût asit-baz dengesinin düzenlenmesine de yardımcı olur. Nihâi tırmanışa başlanmadan önce 1,5 litreye yakın sıvı alınmalıdır. Alınan sıvının sıcak olması da vücûttan gereksiz enerji kaybını da azaltır. Eğer bulunduğunuz râkımda idrar rengi koyu ve miktârı da az ise bu, yetersiz sıvı alımına işârettir ve yüksek irtifâya uyum sağlamanız için engel teşkil eder. İdrar miktârınız fazla, rengi ise açık ve berrak olmalıdır.

*Yüksek irtifâya çıktığınız ilk günlerde vücûdu aşırı yoran faaliyetlerden kaçının. Hafif işlerle meşgûl olmak, solunumun yavaşlaması ile vücûda giren oksijen miktârını azaltan uykudan daha iyidir.

*Alkol, sigara, uyku hapları ve sakinleştirici gibi ilaçlar solunumu baskılamaları sebebiyle kesinlikle kullanılmamalıdır.

*Yüksek irtifâda, ağır yük ile çok yorulduğunuz günlerde ve bilhassa gecelerinde, protein ve yağlara göre yakılması daha kolay olan karbonhidrat ağırlıklı beslenin. Enerjiye dönüştürülmesi esnâsında düşük miktarda oksijen harcaması, özellikle sindirim sırasında vücûdu diğer besinlere oranla daha fazla rahatlatır. Fakat günlük kalori ihtiyâcının tümünün karbonhidratlardan sağlanamayacağı için istirahat günlerinde proteinli ve yağlı gıdalar alın.
« Son Düzenleme: 14 Ocak 2012, 23:19:42 Gönderen: GeZGiN »

Tags: