Biliyorum ki; Autofocus özelliği, compact olsun, DSLR vs. olsun bir çokları için vazgeçilmez bir özellik. Tripodunuz yok, hareketli bir nesneye yaklaştınız, o an duruyor ama her an harekete geçebilir, çok profesyonel de değilsiniz, manuel olarak hızlıca odaklanabilmek için. O zaman autofocus (otomatik odaklanma) özelliği imdadımıza yetişiyor ve hızlıca çekimi yapıp kurtuluyoruz. Peki ya; autofocus kapalı iken yapabileceklerimizi (özellikle yeni başlayan ve orta seviyeler için) hiç düşündük mü? Mutlaka denemişizdir tabii… Şimdi size bu özelliği makinenizde kapatıp, manuel fokuslama yapmamız için Alistair Scott’ın sıraladığı gerekli on maddeyi veriyorum. İşinize yaraması dileği ile…
Autofocus Özelliğini Kapatmak İçin 10 Sebep
Kameranın autofocus özelliğini ilk kullandığımda bir şeyler bilim-kurgudan fırlamış gibiydi. Demek istediğim, gerçek yaşamda asla böyle bir şey olamaz değil mi? Her şey bir kenara, neye odaklanmak istediğimi nasıl bilebilirdi?
Artık kurgu gerçek olmuştu ve AF özelliği olan her kamera oldukça güzeldi. İşe yarıyor, oldukça da güzel çalışıyor. Fakat her zaman mükemmel olmuyor. Lensi “ileri”, “geri” çalıştırarak istenmeyen veya yanlış olan her şeyin üzerine odaklanabiliyor. Bazen, çekim yapmana bile müsaade etmiyor.
O zaman işte size, autofocus’unuzu kapatmanız ve “eski güzel günlere” dönmeniz için 10 sebep.
1. Yeterli Işık Olmayan Yerlerde
Düşük ışıkta, kontrast her zaman düşüktür ve AF, nesnelere yoğunlaşabilmek için ışık ve kontrasta bağımlıdır. Kameranız kendi üzerinde AF yardımcı lambasına sahip olabilir. Ancak, bu açık olsa bile yukarıda verilen resimdeki durumlarda işe yaramayacaktır.
2. Yeterli Kontrast Olmadığında
AF ölçüm noktanız düz renkli bir duvar gibi bir şey üzerine ise, kamera odaklanmayı imkansız bulacaktır, ışığın ne kadar fazla olduğunun bir önemi yok. Bu durumda kadrajınızı detay içeren bir alana doğru kaydırmanız gerekir ve sonrasında deklanşöre yarım bastığınızda AF devreye girer. Deklanşörü AF’nin odaklanması için yarım basılı tutmaya devam edersiniz ve önceki kompozisyonunuza geri dönersiniz. Bu şekilde çekiminizi yapabilirsiniz. Veya elle fokus işlemini gerçekleştirirsiniz.
3. Vahşi Yaşamı Çekerken
Vahşi yaratıkların bir çoğu mükemmel işitme özelliğine sahiptir ve autofocus’unuzun ne kadar iyi olduğunun bir önemi yoktur çünkü, mutlaka bir ses yapacaktır. Hatta ufak bir pırpır sesi bile vahşi yaşamı ayağa kaldırabilir. Eğer bu muhteşem doğanın resmini çekmek istiyorsanız AF özelliğini kapatın.
4. Manzara Resimlerinde
Manzara resmi çekerken, genellikle ön plandan uzak dağlara kadar bir şeylerde odaklanmak istersiniz. Bunun anlamı, alan derinliğini arttırmak için diyaframı kısmak ve sahne içinde üçüncü bir şeye odaklanmaktır (bir noktada “hiperfokal uzaklık” olarak adlandırılır). AF’yi kapayın. Eğer açık bırakırsanız, deklanşöre bastığınızda yeniden odaklanacaktır… muhtemelen en uzaktaki dağlara.
5. Eğer HDR Çekim Yapıyorsanız
HDR fotoğrafçılık, aynı sahneden farklı kareler çekim yapmayı ve eve döndüğünüzde bilgisayarınızda bu çekimleri birleştirme işlemini içerir. Her bir pozda başarılı olduğunu sağlama almak için tam bir odağa sahip olmak önemlidir. AF’nin açık olması ile her bir çekimde hafif de olsa farklı odak noktaları seçebilir.
6. Hızlı Görüntülerde
Hızlı hareket eden bir nesneyi fotoğraflıyorsanız, AF’niz değişen mesafeleri koruyabilmek için işini durduracaktır. Çoğu zaman başarısız olur. Bu sıçramada, radyo kontrollü araba yarışında, ilk önce, AF açıkken, seri çekim modunda (burst mode) çekim yaptım.
AF (seri çekim modu) özelliği ben kapayana kadar açıktı ve en iyi kareleri yakaladığım, araçların en iyi yere iniş yaptığı yerde bir noktada ön odaklama yaptım.
7. Camdan Çekim Yapmak
Camdan çekim yapmak genellikle iyi bir fikir değildir. Yapabiliyorsanız boş verin. Fakat bazen boş verilemez konular olabilir. Örneğin; bir uçaktasınızdır veya bir akvaryumda balık çekiyorsunuzdur. Sorun şu ki; AF camı seçebilir veya yansımalara odaklanabilir. O yüzden kapatın.
8. Portrelerde
Portre çekimde altın kural, nesnenizin gözüne odaklanmaktır. Genellikle, arka planı odağın dışına atmak için geniş diyafram kullanırsınız. Fakat eğer autofocus’unuz kaş veya burnun ucuna odaklanırsa alan derinliğinden dolayı gözler bulanık çıkacaktır.
9. Makrolarda
Makro çekimlerde odaklanmak çok zor bir iştir. Alan derinliği, makine neye odaklanmak istediğinizi bilemediğinden ve lensler çok geniş alanı içine aldığından, çok küçüktür. Kesinlikle kontrolü ele almak zorundasınız.
10. Altın Oran 1/3 Kuralında
Çoğu kamerada autofocus vizörün ordasınaki noktaya sabitlenmiştir. Bunun anlamı bir resimde 1/3 (Üçte bir) kuralını uygulayacaksanız kesinlikle autofocus’tan çıkmanız gerektiğidir.
Bu resimde merkezlenmiş bir odaklama, kayığı ve içindekileri kapsamayacaktır. Göl suyuna odaklanmak da çok zor olacaktır.
Dolayısı ile… autofocus harikadır ancak şaşmaz değildir. İyi bir fotoğrafçı bilir ki; kameranın kontrolünü ele almak, koşullara meydan okumak demektir.
Kaynak: Alaistair Scott
