Gönderen Konu: ''Spor ve Beslenme '' Serdar Kılıç  (Okunma sayısı 8758 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı peperuda

  • Tam Üye
  • ***
  • İleti: 399
  • Insan arzuyu fikir zanneder.
''Spor ve Beslenme '' Serdar Kılıç
« : 22 Kasım 2013, 14:02:43 »
Spor ve Beslenme
Tarih Perşembe, 22 Mart 2012. Kategori Genel

İnsan bedeni, hareket etmek için yaratılmıştır. Kemik, kas ve iç organlarımız bunun için var. Tabi ki bu bedeni hareket ettirmek için yakıta ihtiyaç duyarız, bu yakıtı sağlarken bütün duyularımızın ve hormonlarımızın sağlıklı çalışması gerekir. Aslında bunu bir bütün olarak ele aldığımızda sağlığımızın iki temel unsurunun birbiriyle ne kadar bağlantılı olduğunu görürüz. Bunlar üçüncü en temel unsur ruh halimizi doğrudan olarak etkiler. Sağlıklı çalışan bir beden, beynini iyi şeylere çalıştırır, iyi besini bulur ve harcar. İnsan bedeni yani eklemlerimiz, kaslarımız, “tendon” ve “ligament” lerimiz doğal olarak , en sağlıklı, toprak gibi bir zemin üzerinde hareket eder. Altından elektrik akımlarının geçtiği, etrafında elektromanyetik alanların olduğu, betonda, asfaltta, yapay zeminli koşu bantlarının üzerinde çalışan bir bedenin sağlıklı hareket ettiğini söyleyemeyiz. Mümkün olduğu kadar dışarıda-açık havada, toprak zeminde hareket etmek daha faydalıdır.

Beslenmeyi çocukluğumdan beri hep hayatımda en güzel şey olarak görmüşümdür; hayatta insanın vaz geçemeyeceği en temel şeydir. Tüm gıdaları, onu severek, ona övgüler/methiyeler düzerek, mutlu bir şekilde yemek gereklidir. Bana göre bir çeşit yemeği yer sofrasında aynı tasın içinden yiyen, birlikte olan, neşeli bir aile ferdi, önüne her çeşit yemeğin sunulduğu gönülsüz ve mutsuz yemek yiyen bir kişiden daha sağlıklıdır.

Seçilen besinler yaşadığımız coğrafyaya uygun ve kesinlikle doğal koşullarda üretilen besin kaynaklarından olmalıdır. Zira bedenimiz de yüzlerce yıllık, atalarımızın bize miras bıraktığı bu coğrafyaya uyum sağlamıştır, metabolizmamız da bu coğrafyadaki mevsimlere uygun çalışmaktadır. Anadolu’da yaşayıp, güney Amerika besinleri tüketmenin, Yeni Zelanda balı yemenin faydadan çok zarar getireceği bilimsel olarak kanıtlanmıştır, bu örneği çoğaltabilirsiniz.

Temel prensip; metabolizmayı hızlandırmak için hareket etmek ve bu hareketin sağlıklı sürdürülebilirliğini korumak için de bedeninizin sesini dinlemeniz yeterlidir. Acıktığınızda canınız ne istiyorsa yiyebilirsiniz, sağlıklı bir beden neyi ne miktarda isteyeceğine kendisi karar verir. Bu denge bir bozuldu mu geri dönüşte zor olabilir, bu nedenle değil mi ki bu kadar çok diyetisyen var etrafımızda. Çocukluğumda yani 70-80 li yıllarda obez ismini bilmezdim, çünkü herkes dışarıda koştururdu o vakitler kimse evde durmazdı, birini pencereden baktığında gördüğümüzde “neyi var,hasta mı acaba?” diye düşünürdük. Oysa şimdi herkes evde, dışarı çıkan kimse yok. Bu durumun birçok nedeni olabilir, ama en büyük etken kuşkusuz gelişen teknoloji ve dışarıdan/doğadan kopmamızdır. Dışarıya çıkmanın bir yolunu mutlaka yaratmamız gerekir ama bisikletle, ama motosikletle, ama yürüyerek, ama tekne ile bir yolu olmalı, dışarısı eskiden olduğu gibi bize doğru yolu yeniden gösterecektir.

1969 doğumluyum, hayatım boyunca hep hareketli bir yaşamım oldu, hiç kilo ve yemek problemim olmadı. Halen kahvaltımda canım tereyağı çektiğinde çocukluğumdaki gibi sırf tereyağını bir tavada eritip üzerine ekmek ufalayıp gözlerimi kapatarak, zevkine vararak yerim. Çocukluğumda çevremde olan besinlere benzer besinler hatta mümkünse aynılarından tüketirim.Tereyağını gezen hayvanların sütünden yapan yerlerden bulur alırım, etimi keza yine öyle, yumurtalar gezen tavuklardan, organik koşullarda, gezen tavuk eti, yetiştirme olmayan mevsimine göre balık yerim, mevsimine göre sebze ve meyve tüketirim. Mesela; kışın domates yemem çünkü benim bedenimin ona bu coğrafyada yazın ihtiyacı var, Yazlıkları yazın, kışlıkları ise kışın tüketirim. Böylelikle besin sahtekârlığından da az zarar görürüm. Dışarıda mümkün olduğu kadar az yemek yerim. Bunlar birçok kişiye pahalı gelebilir ama bir de şöyle düşünün; ben bunlar için fazla harcadığımda öteki durumda ileride doğabilecek birçok sağlık problemlerimin de üstesinden gelmiş oluyorum, diyetisyene, hastanelere harcama yapmıyorum…   
Serdar KILIÇ
Kaynak: http://www.serdarkilic.com.tr
« Son Düzenleme: 23 Kasım 2013, 10:40:26 Gönderen: GeZGiN »
''Gidin, yeter ki ulaşamadığınız tek bir mahsun kalmasın....''

Tags: