Gönderen Konu: Aperlai Antik Kenti  (Okunma sayısı 2007 defa)

0 Üye ve 1 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Çevrimdışı GeZGiN

  • Yönetici
  • DoğaKolik
  • *****
  • İleti: 7753
    • insan ve doğa
Aperlai Antik Kenti
« : 18 Mayıs 2018, 16:14:26 »
Kekova çok popüler bir turistik uğrak noktası iken, tekneyle yarım saat uzaklıktaki Sıçak Yarımadası ve üzerinde barındırdığı Aperlai antik kenti pek bilinmez. Türkiye haritasına bakıldığında, güneydeki Teke Yarımadası’nın ucuna, sanki ters bir mantar görünümüyle bağlanmış olan Sıçak Yarımadası’nın kıstağında Akdeniz’e açılan iki küçük koy görünür. Birinin adı Ölüdeniz, diğeri Akarboğaz. Kekova’ya bakan doğudaki Ölüdeniz ile İnönü Körfezi’ne bakan batıdaki Akarboğaz koylarına karayolu bağlantısı olmadığından, Kaş veya Üçağız’dan tekneyle ulaşım sağlanıyor. Bir diğer ulaşım seçeneği ise Kaş-Üçağız yolundaki Kılınçlı köyü çıkışında kırmızı-beyaz çizgilerle işaretlenmiş Lykia yolunun yaklaşık yedi kilometrelik parkurunu yürümek. Kıstağın her iki tarafındaki patikalardan tepelere doğru yüründüğünde bir yanda Kekova’yı, diğer yanda Uluburun’a kadar tüm İnönü Körfezi’ni seyretmek mümkün.



Antik dönemde Poemeos olarak anılan, adı gibi kıpırtısız bir denize sahip Ölüdeniz koyunda, mavi yolculuğa çıkan yatlara hizmet veren iki restoran yer alıyor. Eskiden bir savunma duvarının bulunduğu sahilden yirmi dakikalık yürüyüşle 1300 metrelik kıstağı geçerek batı limanına ulaşılıyor. Lykia eyaletinin piskoposluk merkezlerinden biri olan Aperlai örenyeri burada. Roma devrinde komşuları İsinda, Apollonia ve Simena ile bir sympoliteia (ortak vatandaşlık) oluşturan kent, Lykia eyalet meclisinde tek oyla temsil ediliyordu.



Surlar ve kulelerle çevrili şehir, İS 141’deki büyük depremden zarar görerek yıkıldı ve bir kısmı denize gömüldü. Lacivert suların altında yansımalar yapan kalıntılar arasında, tıpkı Simena’daki gibi yarısı denizin içinde kalmış bir lahit mezarla karşılaşırsınız. Sabah denizin çarşaf gibi berrak olduğu saatlerde şnorkelle yapılacak kısa bir gezintide liman kalıntıları, kaya mezarları ve çok geniş bir alana yayılmış olan amforaları görebilmek mümkün. Yöre sit alanı olduğu için dalmanın ve eski batıkları su yüzüne çıkarmanın yasak olduğunu hatırlatalım.

Tags: